Bu Ülkeyle aynı yıl yayımlanan ve zengin bir birikimin ürünü olan denemelerden oluşan elinizdeki kitap, öncelikle uygarlık kavramına ışık tutuyor. Cemil Meriç, 2000´li yılların eşiğinde hâlâ güncelliğini koruyan ´batılılaşma-
çağdaşlaşma-uygarlık tartışmalarına, ´70´li yıllarda kaleme aldığı şu satırlarla katılıyor: Kaynaklarından kopan bir intelijansiyanın kaderi, bir mefhum hercümerci içinde boğulmak. Umrandan habersizdik, medeniyete ısınamadık. İnsanlığın tekâmül vetiresini ifade için kendimize lâyık bir kelime bulduk: Uygarlık. Mâzisiz, musikisiz bir hilkat garibesi. Umrandan Uygarlığa, çağdaş uygarlık düzeyinden medeniyetlerin ölümüne, Osmanlı devlet adamlarından büyük siyasî eserlere kanat açan geniş soluklu ve güncel bir yapıt: Zirvelerle uçurumlar arasında bir diyalog, acıların ve ümitlerin kitabı, bir devrin, daha doğrusu bir medeniyetin muhakemesi...göz karartıcı bir düşüşün grafiği.
(Arka Kapak)
Yorum / Soru ekleyebilmek için üye olmanız gerekmektedir.